" Eğer Tanrıların milleti olsaydı kendilerini demokratik bir biçimde yönetirdi. Bu kadar mükemmel bir hükümet insanlar için uygun değildir. " j-j.Rousseau
"Güzel bir sabah ve Gelecek Günler" iki film izledim aynı yönetmenden. Mia Hansen-Love, 1981 Fransız film yönetmeni kendisi. Genç, aynı zamanda büyük işler başarmış izlediğim filmleriyle. "Bergman Adası" filmini not alıyorum ve bir sonraki yazılarda detay ve bilgilerimi aktararak paylaşmayı düşünüyorum. Çünkü film de geçen çift, Ingmar Bergman'a esin kaynağı olan yere gidip film senaryoları yazacaklar. Başlı başına deli bir hikaye, olağanüstü. En iyi diyaloglar oradaydı. Hafızamı ve notlarımı dikkatle toparlayarak Bergman yolculuğu için heyecanlıyım. 
        Gelelim bizim Nathalie'ye ... "Gelecek Günler" - ismi gibi bir film. Aynı "Güzel bir sabah" filmi gibi. Çeviriyi kimler yaptıysa tam isabet ile çevirmişler. Çünkü bazı çevirilerde Türkçe karşılığı olmayan film isimleri olabiliyor. Adı gibi film diyelim o zaman . Nathalie lise de felsefe öğretmenliği yapan yaşını almış biridir. Öğrencilerin protestoları ile başlayan film Sınıf ta geçen felsefe konuşmaları ile devam eder. 
        Her şeyden önce , Özellikle bu iki filmde ; izlerken , gerçekten hikayeye aşırı takıldım, film izlediğimi unuttum. Burada gerçekten, yaşamın deneyimlerinde kendimi gördüm. Baş rol oyuncusu gibiydim çoğu zaman. okulda ders verirken ki zafer , veya eşinden ayrılmış zafer , çocuğunu okula götüren zafer ... kanımca en iyi zafer  Güzel bir sabah filminde ki Sandra dır.   
     Nathalie'nin günlük rutin hayatını izleriz bir süre. Ders kitaplarının basımının yapıldığı yayınevine gider, çocuklarına yemek hazırlamak ile uğraşır, yaşlı ve yalnız yaşayan annesinin sürekli itfaiyeyi evine çağırışlarını izleriz. Nathalie nin eşi ile olan gündelik sıradan-ezber diyaloglarda ilişkilerinin tekdüzeliği ve sıkıcılığı ile karşılaşırız. Daha sonralarda bu ilişki biter. Annesi ile olan ilişkisi de biter Nathalie nin, çünkü bakımevine götürmek zorunda kalır. Çocukları ile de ilişkisi yok denecek kadar az. Ebeveyn olamamış anne-baba izleriz. Yalnız bitmeyen bir ilişki öğrencisi Fabien ile dir. Pandora yı da unutmamak lazım. Pandora annesinin kedisidir. Film bitene kadar beraberdirler. Fabien ile Pandora dan ayrılmak istemeyişin sebepleri vardı tabiki . Kedi ile eski öğrencisinin ortak yönleri vardı. 
https://www.youtube.com/watch?v=gBGYBbylxL4
        Belki de bütün hayatı boyunca kurduğu bu yapıların-ilişkilerin yıkıldığını görmesi, asıl Nathalie nin ortaya çıkmasına sebep olur. Film burada daha da güzelleşmeye başlıyor. Nathalie için özgürlük arayışı ortaya çıkıyor. Fabien in yanına gitmeye karar verir pandora ile birlikte. Fabien ve arkadaşlarının dağ evine gider birkaç gün geçirdikten sonra , bir akşam yatağında ağlayışını izleriz. bu ağlayış Nathalie nin yaşının ilerlediğinin göz yaşlarıydı ve entelektüel olarak kuşak farklarının olduğunu hissetmesi ile anlatılır. 
yaşamın gerçek deneyimlerini filme aktaran yönetmenin iki filminde de ortak olan ; Karakter odaklı oluşuydu. film boyunca ana karakterin sıradan yaşamlarını izleriz.  Nathalie ise  filmin akışında hayatındaki kabul edilişlerle  devam ediyor. Ayrılık bunlardan biri. Film, Nathalienin yaşına uygun bir durağanlık ile devam eder hep . Bir başka yaşam mümkün mü acaba ? Nathalie çılgın bir şeyler yapacak mı ? Yaşamında yitirdiklerine rağmen özgür olabilmek adına neler yapabilir ? bu soruların hiçbirine cevap bulamazsınız ... filmi izlerken öğrencisi Fabien ile duygusal bir yakınlaşma mı geliyor diye düşündüm ... hayır. Nathalie için uzun uzun durmak tespiti en doğrusu olacaktır. Özgürlüğü aramak için yada özgür kalabilmek için Fabien e sığınan Nathalie de kendi içindeki durağanlıktan kaynaklı ilerleyemez. Özgür olamaz. 
https://www.youtube.com/watch?v=h4WHRbP9-3A  böyle bir müzik ile başlayan bir film nasıl güzel olmaz, incelikli, duygusal, gözyaşları ile dolu bir film izleyeceğiniz filmin daha ilk ışıltıları.  İnsanın içini kıpır kıpır yapan o duygularımız var ya işte onlardan her birini hissedeceğiniz bir film. Çok alkış çok iyi iş çıkarmış. Duygusal filmlere karşı mesafeli biriyim. Hiç öyle duygularımı hoplatacak şeyler izlemeye gelemiyorum. Uzun zamandır böylesine Sezen Aksu'nun 80'li yıllardaki albümlerine geri dönüş yapmamıştım.  Açıp " Tükeneceğiz " - " Git " şarkılarını dinledim. İyi geldi . İyi ki varsın Mia ...
Babasına - Güzel Bir Sabah(2022) , Kaybettiği dostuna - Çocuklarımın Babası(2009) , İlk Aşkın travmalarına- Elveda İlk Aşk(2011) , Abisine - Eden (2014), Annesine-Gelecek Günler(2016), Olivier Assayas'a - Bergman Adası(2021)
    Güzel bir sabah, Sandra anneannesini, kızı ile birlikte ziyaret gider. Film aslında böyle başlamıyor ama bence bu başlangıç en iyi yerdi. Başlangıçlar önemlidir çünkü. Film de nereyi başlangıç olarak alabiliriz sorusu ? değişebilir. İyi bir müziğin başlangıcı veya iyi bir bir diyaloğun geçtiği sahneler başlangıçları önemli kılar. Anne ile olan diyalog ise benim için başlangıçtı. Yine Manikürden, Pedikürden, Kuaförden ve yaşlılık ile geçen yaşamın, narin anlatılışı ile karşılaşıyoruz.  İnsanların sana acımasına izin vermemelisin- sana acıyarak bakmamalılar - yaşadığını ve henüz ölmediğini onlara göstermelisin.
    Güzel bir sabah, Anneannesinden sonra Babası felsefe Profesörü Georg'u ziyarete giderler. Babası hafiza ve yer yön sorunları yaşan hasta biridir. Gündem yine onu bakımevine yerleştirmektir, ama kitaplarının ne kadar önemli olduğunu bir tek Sandra düşünür. Kitapların, babasının yaşamında önemli olduğu filmin atmosferi itibariyle iyi yansıtılır. 
Güzel bir sabah, Clement'in Sandra'nın hayatına girmesini izleriz. Clement evlidir. Sandra ise eşini kaybetmiş biridir. Daha önceleri tanışan ikilinin birbirlerine karşı sevgilerini izleriz. Sandra nın üzerindeki yüklerin ağırlığı epey fazladır. Babasının varlığı, kızının sorumluluğu, çırpınan, yer yer bocalayan bir karakterdir sandra.  En yalın en narin şekilde izleriz Sandra yı ve aşkını da ... Sandra hatırlanmak istiyor. 
Protesto !  İnsan bir şeyden yana olabileceği gibi aynı anda o şeye karşı da olabilir. İncelikli anlatışların, duygusal karakterlerin arasında sisteme karşı küçük te olsa karşı duruşun izlerini alırız. Fransa hükümeti ile derdi olan insanların buluştuğu bir filmografisi vardır Mia Hansen in . 
Kozmokimyager Clement ile sandra'nın ilişkisi üzerine kuruludur Güzel bir sabah. İlk öpücük ile başlayan ilişkileri; Hatırlanmak ve sürekli hatırlanmak istenen Sandra'nın duygu yüklü gözleri ile geçer.  
 
 
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder